Mavi Yolculuk Antalya Kaş; Antalya, kaş rotası mavi yolculuk Antalya en önemli özelikler antik medeniyetlerin yoğunluğudur ancak hemen Antalya’ya yakın olan köprülü kanyonda rafting yapabilme imkanı bile var. ilk durakta Phaselis ile başlayan ve hemen yakınındaki Olympos antik şehirleri olduğu gibi Demre de Andriake ve üç ağızlardaki Simena bu rotanın üstünde bulunan antik şehirlerdir ki hepsi Likya devrinden kalmadır ve en erken tarih M.Ö. 2300 yılıdır, bu şehirlerde Likya’nın yanı sıra roma ve Bizans dönemlerine ait yapılar da bulunmaktadır. mavi tur Antalya rotası ayrıca adrenalin tutkunları için kaş ta yamaç paraşütü yapabilme sansıda bulunmaktadır. Yukarda bahsetmiş olduğumuz güzelliklerin dünyada bir eşi daha yoktur, yılda 4 mevsimi bir arada yaşayan cennet vatanımızın güneyinde bulunan, yaratanın cömertlik ederek bizlere vermiş olduğu bu güzellikleri tahmin bile edemezsiniz. rotalarımızda belirtmiş olduğumuz bu güzellikleri okuduğunuzda bir şeyleri anlamanıza birazcık yardımcı olabilirsek ne mutlu bize.
Havaalanı ve marina arasında mesafe ortalama 40 dakikadır. Transfer araçlarımızla yada kendi imkanlarınızla, yatlara katılım akşam 16:00 ya kadar olmalı kamaraların paylaşımı ve yerleşme sonrası tanışma kokteyli sırasında kaptanınız yatın ve sizin güvenliğiniz için bilmeniz gerekenler konusunda yardımcı olur ki bunlar sizin olduğu kadar diğer misafirlerin tatillerinin selameti ve kıymetli zamanlarınızı boşa harcamama konusunda çokta önemlidir. ilk gece marinadayız akşam yemeği sonrası Antalya’yı görmek isterseniz kaptanınız size yardımcı olacaktır seyir sabah erken başlıyor. Kahvaltı ve yüzme molası için sıçan adasındayız adını görüntüsünden alan bu adanın yarısı depremlerle sulara gömülmüş üstünde erken Bizans’a ait surlar bulunuyor. Rotamız Olympos belki de Akdeniz’in en sulak vadisidir her köşesinden tatlı su pınarlarının kaynadığı ve üç medeniyetin izlerini taşıyan bu güzel şehir hala üstündeki harabeleri ile bize ne kadar önemli bir yer olduğu konusunda fikir veriyor. Korsan Zeniketes’in bir süre yerleştiği bu güzel şehri denizden girişte iki lahitle karşılar sizi bir kaptana ait olduğu bilinen lahit kitabesinde yelkensiz ve direksiz bir geminin altında şöyle yazıyor. 2300 yıllık bu şehir çok ilginç ama gecelemek için rotamız Adrasan Çavuş Köy.
Girdi limana demirledi gemi bir daha çıkmamak üzere,
Artık ne rüzgardan nede gün ışığından umut var,
Işık taşıyan şafağı terk ettikten sonra Kaptan Eudemos
Gömüldü oraya, kısa ömürlü kırılan bir dalganın üstündeki köpük gibi…
Gün doğmadan kalkıyoruz bu güzel koydan yolumuz biraz uzunca ortalama 3.5 saatlik bir seyirle kahvaltı için çay ağzındayız Demre muhteşem kumsalları antik harabeleri ve Noel baba diye bildiğimiz Saint Nikola kilisesi ile ve yine üç medeniyetin izlerini taşıyan tarihiyle meraklısına gerçek bir göz ziyafeti sunar, ancak seyir sonunda kahvaltı öncesi bu berrak koyda yüzmek sürpriz olacak size Demre çayının soğukluğu ve denizin sıcaklığı karışmıyor. kahvaltı sonrası karaya çıkın ister harabeleri keşfedin yada Myra’nın muhteşem amfi tiyatrosunu ziyaret edin yada ince kumlu kumsala çıkın… kaptanınız yardımcı olacaktır eğer sahile çıkarsanız sonundaki vaha görünümlü derenin kenarına gidin ve suya girin kar suyu soğukluğundaki bu sodalı dere çok ilginç ayrıca geçmeyen yaralara ve cilde iyi geldiğini bildiğimiz kaynak ta çok uzak değil. Akşama Gökkaya’dayız bu sakin köy adası ve harabeleri ile çok keyifli ve güvenli…
Kahvaltıya Gökkaya’dayız bu denizin ve koyların kıvrımlar la birbirini okşadığı koy, çam ve kekik kokularıyla baş döndürücü. Kale köyünün denizci kızları kış boyunca yaptıkları el emeği şal, pareo ya da eşarpları satarak okul harçlıklarını çıkarıyorlar ufak sandalları ile bu becerikli kızlar her dilden de satış yapacak kadar yabancı lisan konuşabiliyorlar kahvaltı sonrası rotamız batık şehir Simena bu 2700 yıllık şehir ve üstünde bulunduğu ada depremler sonunda sulara birkaç metre batmış su altındaki harabeleri görmek için durgun saatler de orda olmak yeterli. öğlen yemeğinden önce kale ye uğruyoruz açık müze olması ve yüksekliği nedeni ile üç ağızları görüntüleyebileceğiniz en güzel yer isterseniz öğlen yemeği için sahildeki lokantalarla anlaşın taze balık ve ahtapotu kekikli zeytinyağında mangalda pişiriyorlar, harika! çok beğeneceksiniz. Öğlen sonu rotamız kuşluk yada ada boğazı yüzme molası sırasında aperatifler akşam çayı ve siesta sonrası doldurun yelkenlerinizi fırışka rüzgarla geçerken körfezi boydan boya Üçağızların yakınındaki müsait koylarda geceleyin..
Kahvaltıyı bulunduğunuz koyda hazırlasın aşçınız çeşitlerce ama siz sabahın durgunluğunu atın bir üstünüzden. deniz billur berrak, su sıcaklığı mükemmel… kıpırtısız denizde buralarda olmanın ayrıcalığını yaşayın. kahvaltı bitiminde rotamız ı kaşa çevirir kaptanımız dar boğaz ulu burun derken filmlere konu olmuş Kastellorizon meisti adasını geçince kaş gözükür hemen yakınındaki bayındır koyundayız öğlene. yüzmek ve su sporları için müsait bu koy Kalmak içinde çok müsait ama gecelemeğe hem su ve elektrik hem de kumanya takviyesi için kaş limanındayız. Akşam üzeri kartal gibi limana iniş yapan yamaç paraşütçüleri adrenalin sevenler için müthiş macera. ama gün batımına gemicilerden bir şişe şarap ve iki kadeh isteyin hemen mendirek üstüne, gün batımını buradan seyredin doyumsuzdur. akşam yemeğine dışarıda almak isterseniz hemen liman üstündeki her zaman gülümseyen ve yemekleri cömertliği ve misafirperverliği ile smiles restoran ı tavsiye ediyoruz aradığınız her türlü lezzeti uygun fiyatlarla bulacaksınız canlı müzik yapan bir dolu yer var tercih ettiğiniz müziği dinleyebileceğiniz..
Kahvaltı kaş limanında, hemen sonrası demir alıyoruz rotamız üç ağızlar. iç denizdeki üç ağız köyünde demirliyoruz hemen karşıda Likya lahitleri duruyor isterseniz köyü ve lahitleri görün öğlen yemeğine buradayız ama sonrası vira demir yakın koylardan birinde yüzmek ve siesta için gidiyoruz akşam yemeği için gideceğimiz koy Karaloz koyu bu eşsiz güzellikten pay almak için gecikmemek gerek zira yatıya kalmak isteyen yatlardan önce gidip yerleşmeliyiz gece için. bir at başı gibi kaylardaki geçitten içeri giren bu koy mavinin tüm renklerine sahip berrak ve sakin deniz insana rüya hissi veriyor. Geceniz aşçınızın mahareti ile neler yapabildiğini gösterdiği şölene dönüşsün yıldızlar, saman yolu geçidi öyle net ve yakın ki bu sessizliği müzikle süsleyin ve bu hareketli günü dost meclisinde meyden değil ama bu huzur ve güzellikten sarhoş olarak demlenin..
Erken kalmak için zorlanmayacaksınız bu cam ve kekik kokulu koyda, metrelerce derinlikten çakılları sayabildiğiniz, mavinin her tonunu görebildiğiniz sabahı yüzerek yaşayın kahvaltı sonunda vira demir zira yolumuz uzun Finike körfezini geçerken sırtı denilen olta düzeni ile balık tutmayı deneyin şansınız varsa ve tam zamanında iseniz orkinos yavrusu yakalamanız mümkün rotamız 3.5 saat eğer hava sakinse sulu adanın kumsalına demirleyin yada kara pınara çıkın sahile kumsalda yada ince çakılda oynayın deniz kristal berrak. öğlen yemeğine buradasınız. öğlen sonrası çıkan rüzgarla doldurun yelkenlerinizi ve yelkenle Sazak koyuna gelin. sahilde çamları küçük kumsalı ve kayalıkları ve sakin denizi ile tam bir görsel şölen. ama gecelemek için önceleri Olympos şehrinin güvenli limanı olan porto Ceneviz’deyiz. sahilde ince çakıllı kumsal harika sonunda bir balıkçı barakası ve taze balık var. yada yatınızda kalın aşçınız mangal yaksın ve hazırladığı mangal kenarı çilingir sofrasına rakınızı kapıp yanaşın..
Kahvaltı sonrası koylar yakın ve çeşitli hemen çıralı koyunun yanındaki maden koyuna geliyoruz burası deniz kaplumbağalarının yumurta bıraktıkları sahillerden hemen koyun sonunda akan dere burayı vahaya benzetmiş yemyeşil ama çıralı buraya çok yakın, yürüyüş yapmak isterseniz kaptanınız yatın botuyla sizi sahile çıkarsın yaklaşık 30-35 dakikalık bir yürüyüşten sonra Chimera yani çıralıdasınız, Bellarofontes’in ağzından ateş saçan canavar Chimera sanki hala can çekişiyor dağın belirli yerlerinden çıkan doğal gaz bir kibrit ateşi ile tutuşuyor zaten hemen yanındaki denize en yakın ve en yüksek dağ olan Olympos bütün haşmeti ile arkanızda ve yunan mitolojisindeki kahramanların hikayelerini doğrular gibi… evet biraz acele etmek gerek zira gecelemeye Phaselis’teyiz. Akdeniz’in nadir güzellikteki antik limanlardan biri olan Likya kentlerinin küçük ama zengin şehri, harabeleri ile geçmişteki ihtişamı anlatıyor. üç devrin izlerini taşıyan bu kent sanki korsanlar ve tabiat ana tarafından cezalandırılmış, harabelere dönüşmüş buna rağmen kumsalı cam ağaçları, amfi tiyatrosu Yarısı denize gömülmüş Akropolis’i ile Akdeniz’in en güzel antik şehirlerinden biri olduğu kadar yatlar içinde güvenli ve oldukça korunaklı…
Sabah kahvaltısını bu eşsiz antik limanda alın ama Antalya limanına yolumuz uzun siz yol için hazırlıklarınızı yaparken kaptanınız vira bismillah demir kaldırıp yola koyulmuştur bile, sonsuza dek veda etmeyin bu büyülü mavi yolculuk Antalya kaş rotası daha çok kez çeker kendine sizi. her günü ve sabahını ayrı güzelliklerle uyanmak başka seyahatlere mahsus değildir pek. Denizcilerin zarflarını onlara olan vefanızla tamamlayın ve öyle gönülden verin ki bu yalnız denizciler, emeklerinin karşılığında boşa vakit kaybetmemiş olsunlar zira onların çalışma mevsimleri yılda altı ay. kalan zamanda yine yalnız yine umut dolu olacaklar zira denizci olmak ruh işidir ve çokta fazla denizci çıkmıyor artık. limana giriyoruz servis araçlarımız bekler durumda denizciler valizlerinizi aracınıza yerleştirsinler ve işte vedalar tekrar buluşmak üzere. mavi yolculuk Antalya kaş..